AHMED ADNAN SAYGUN SANAT MERKEZİ

 

AHMED ADNAN SAYGUN SANAT MERKEZİ
Dünya standartlarında bir proje

Güzelyalı’da eski troleybüs atölyesinin yerinde inşa edilen ve İzmirli sanatseverlerin büyük bir heyecan içinde beklediği Ahmed Adnan Saygun sanat Merkezi (AASSM), sadece konser salonları ile değil, özel olarak projelendirilen dünya standartlarındaki ses, ışık ve havalandırma sistemi ile de dikkat çekiyor.

1153 kişi kapasiteli büyük salondaki asansörlü orkestra çukuru salona çok amaçlı bir kullanım sunarken, koltukların ayaklarından gelecek şekilde tasarlanan zeminden havalandırma sistemi, salondaki müzik kalitesini etkileyebilecek en küçük bir gürültünün bile önüne geçecek. Salonun akustik projesi, dünyaca ünlü Sydney Opera Binası (Avustralya), Londra’daki Kraliyet Opera Binası (İngiltere) gibi dünyada üst düzey birçok projeye imza atan İngiliz ARUP firması tarafından yapıldı. Sahne üzerine yerleştirilen ve ahşap yansıtıcılar, sahneden yükselen müziğin salon içine daha iyi yayılmasına olanak tanıyor. Ayrıca bu yansıtıcılar, içinden özel vinçlerle hareket ettirilen hoparlörlerle de güçlendirilerek ses gereken performanslarda kullanılabiliyor.

Sanat merkezinin maliyeti, 40 milyon 250 bin YTL olarak gerçekleşti.
Ahmet Adnan Saygun Sanat Merkezi'nin internet adresine http://www.aassm.com.tr linkinden ulaşabiliriz.
 
Kimdir?

Prof. Dr. Ahmet Adnan Saygun (1907 - 1991)
 
7 Eylül 1907'de İzmir'de doğdu. İzmir İttihat ve Terakki İdadisi'ndeyken, okulun müzik öğretmeni İsmail Zühtü Bey'in kurduğu dört sesli koroya katıldı. Onun önerisiyle Rossati adında bir öğretmenden piyano dersi aldı. Sonra Macar Tevfik Bey'in öğrencisi oldu. Okulu bitirince, üniversiteye girmeyerek kendini tümüyle müziğe verdi. 1923 sonlarında, o yıl İzmir'e yerleşen Hüseyin Saadettin (Arel) Bey'den iki ay kadar armoni dersi aldı. Daha sonra kendi kendine armoni bilgisini ilerletti ve kontrpuan çalıştı. 1926'da Ankara Musiki Muallim Mektebi'nde verdiği bir sınavdan sonra İzmir Lisesi'nde müzik öğretmenliği yaptı.
1928'de açılan sınavı kazanarak müzik öğrenimi görmek üzere, devlet bursuyla Paris'e gönderildi. Ünlü müzik okulu Schola Cantorum'da Vincent d'Indy, Eugene Borrel, Bouberbielle, Amedee Gastoue gibi öğretmenlerin derslerini izledi. 1931'de Türkiye'ye dönünce Ankara Musiki Muallim Mektebi'nde kontrpuan öğretmenliğine atandı. 1934'te kısa bir süre Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası'nı yönetti. 1936'da İstanbul Belediye Konservatuarı'na (İstanbul Üniversitesi Devlet Konservatuarı) öğretmen atandı. Aynı yıl Türkiye'ye gelen Bela Bakto'un Anadolu gezisine katıldı. 1939'da Cumhuriyet Halk Partisi'nin müzik danışmanlığına ve Halkevlerinin müzik müfettişliğine getirildi. 1940'ta birkaç arkadaşıyla birlikte "Ses ve Tel Birliği" adlı bir dernek kurdu. Bu dernek Batı müziğini çeşitli dönemlerine ait kor yapıtlarının seslendirildiği birçok konser düzenledi, müzik konusunda kitaplar ve broşürler yayımladı.
1946'da Ankara Devlet Konservatuarı'nda öğretmenliğe dönen Saygun, bir süre sonra kompozisyon bölümünün başına getirildi. 1972-78 arasında TRT Yönetim Kurul üyeliği yaptı. 1973'te İstanbul Devlet Konservatuarı'nda (Mimar Sinan Üniversitesi Devlet Konservatuarı) etnomüzikoloji öğretmenliği yaptı. Uluslararası Halk Müziği Konseyi'nde yönetim kurulu üyeliği yaptı, 1971'de kendisine "devlet sanatçısı", 1985'te "sanatçı profesör" unvanları ve 1981'de de "Atatürk Sanat Armağanı" verildi. Ahmet Adnan Saygun 6 Ocak 1991'de vefat etti.
Türk Beşleri arasında yer alan Adnan Saygun, ritm ve melodi bakımından Türk halk ve sanat müziklerinin etkilerini taşıyan yapıtlarında, zaman zaman izlenimci, zaman zaman da romantik estetiğe bağlı kaldı. Çok sayıda beste yaptı. "Özsoy" (Feridun, 1934) adlı tek perdelik operası, Cumhuriyet döneminin ilk operasıdır. "Taşbebek" (1934), "Kerem" (1947-52), "Köroğlu" (1973) ve "Gılgamış" (1962-83) öbür operalarıdır. "Yunus Emre" (1946) adlı bir oratoryo, "Bir Orman Masalı" (1939-43) adlı bir bale müziği bestelemiştir7 Eylül 1907'de İzmir'de doğdu. İzmir İttihat ve Terakki İdadisi'ndeyken, okulun müzik öğretmeni İsmail Zühtü Bey'in kurduğu dört sesli koroya katıldı. Onun önerisiyle Rossati adında bir öğretmenden piyano dersi aldı. Sonra Macar Tevfik Bey'in öğrencisi oldu. Okulu bitirince, üniversiteye girmeyerek kendini tümüyle müziğe verdi. 1923 sonlarında, o yıl İzmir'e yerleşen Hüseyin Saadettin (Arel) Bey'den iki ay kadar armoni dersi aldı. Daha sonra kendi kendine armoni bilgisini ilerletti ve kontrpuan çalıştı. 1926'da Ankara Musiki Muallim Mektebi'nde verdiği bir sınavdan sonra İzmir Lisesi'nde müzik öğretmenliği yaptı.
1928'de açılan sınavı kazanarak müzik öğrenimi görmek üzere, devlet bursuyla Paris'e gönderildi. Ünlü müzik okulu Schola Cantorum'da Vincent d'Indy, Eugene Borrel, Bouberbielle, Amedee Gastoue gibi öğretmenlerin derslerini izledi. 1931'de Türkiye'ye dönünce Ankara Musiki Muallim Mektebi'nde kontrpuan öğretmenliğine atandı. 1934'te kısa bir süre Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası'nı yönetti. 1936'da İstanbul Belediye Konservatuarı'na (İstanbul Üniversitesi Devlet Konservatuarı) öğretmen atandı. Aynı yıl Türkiye'ye gelen Bela Bakto'un Anadolu gezisine katıldı. 1939'da Cumhuriyet Halk Partisi'nin müzik danışmanlığına ve Halkevlerinin müzik müfettişliğine getirildi. 1940'ta birkaç arkadaşıyla birlikte "Ses ve Tel Birliği" adlı bir dernek kurdu. Bu dernek Batı müziğini çeşitli dönemlerine ait kor yapıtlarının seslendirildiği birçok konser düzenledi, müzik konusunda kitaplar ve broşürler yayımladı.
1946'da Ankara Devlet Konservatuarı'nda öğretmenliğe dönen Saygun, bir süre sonra kompozisyon bölümünün başına getirildi. 1972-78 arasında TRT Yönetim Kurul üyeliği yaptı. 1973'te İstanbul Devlet Konservatuarı'nda (Mimar Sinan Üniversitesi Devlet Konservatuarı) etnomüzikoloji öğretmenliği yaptı. Uluslararası Halk Müziği Konseyi'nde yönetim kurulu üyeliği yaptı, 1971'de kendisine "devlet sanatçısı", 1985'te "sanatçı profesör" unvanları ve 1981'de de "Atatürk Sanat Armağanı" verildi. Ahmet Adnan Saygun 6 Ocak 1991'de vefat etti.
Türk Beşleri arasında yer alan Adnan Saygun, ritm ve melodi bakımından Türk halk ve sanat müziklerinin etkilerini taşıyan yapıtlarında, zaman zaman izlenimci, zaman zaman da romantik estetiğe bağlı kaldı. Çok sayıda beste yaptı. "Özsoy" (Feridun, 1934) adlı tek perdelik operası, Cumhuriyet döneminin ilk operasıdır. "Taşbebek" (1934), "Kerem" (1947-52), "Köroğlu" (1973) ve "Gılgamış" (1962-83) öbür operalarıdır. "Yunus Emre" (1946) adlı bir oratoryo, "Bir Orman Masalı" (1939-43) adlı bir bale müziği bestelemiştir.
Engelleri kaldir
 
 
Bugün 33 ziyaretçi (46 klik) kişi burdaydı!

Online Sayaç Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol